22 Nisan 2010 Perşembe
sıkılmak faydalıdır
bazı ruhlar zehirlidir. kendini doğaya salmak, oksijen almak falan işe yaramaz. İçleri katranlıdır. biz burada, kağıt üzerindeki tek kelimeyi bile tekrar tekrar okuyacak kadar çok sıkılıyoruz ve gözlerimizi kıpırdatmadan saatlerce aynı noktaya bakabiliyoruz. çok sıkılmak, yapabilirliklerinizi arttırır. yapabildikçe korkunuz azalır. daha az korkarsanız daha rahat edersiniz. sıkılmak, faydalıdır.
15 Nisan 2010 Perşembe
12 Nisan 2010 Pazartesi
on the wire
bazılarımız gerçekten de burada değiller. iki binanın arasına gerilmiş bir telin üstündeler.
11 Nisan 2010 Pazar
10 Nisan 2010 Cumartesi
kokulu harf
kaç çeşitiz, kaç taneyiz. sayı duymak istiyorum. tek kelimenin kaç farklı anlamı olabilir ki? nesneler ve eylemler, kalabilirler. sıfatlar ve zarflar, kaybolun. özel isimler? isim, hiçtir. insanlar isimleriyle değil, kokularıyla hatırlanırlar. ismi çağırdığında, koku gelir ve isim çağırmak, dudak gerektirmez. yeni isimler tanıyorsun. tanıdık harfler, tanıdık kokmuyor. Ve aslında, gülme ama, harf yoktur, ses vardır doğada.
5 Nisan 2010 Pazartesi
hey throaty!
you, reminiscent. best practice replica. arms and legs, shorter than the hard copy, surely milder but why that ho hoo voice more throaty. your pockets are full, too, ha?
3 Nisan 2010 Cumartesi
haa?
artık koltuğun ucunda oturmaktan, yastığın kenarında uyumaktan sıkılsam mesela. üstten üstten yüzmeyi bıraksam da dipten kum çıkarsam. yüksek sesle konuşurken, kendi sesimden boğulsam, başkasının nefesini duymasam.
2 Nisan 2010 Cuma
küt saçlar siyah olmasın olur mu?
temizledim ortalığı. berrak görünüyorum. tozları halının altına mı süpürmüşüm? size ne? evet, masaların üstünü üfleyerek temizlemek daha dürüst. senin duru beyninle sidik yarıştırmıyorum zaten. sadece, bu kadar benzememeliydi, onu söylemeye çalışıyorum. kirli suratlı adamcıkların, yüzleri böylesine güzel olmamalı. ve kızlar, küt saçlarını siyaha boyamamalı. tenim şeffaf olsa da..
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)