expr:class='"loading" + data:blog.mobileClass'>

30 Ocak 2016 Cumartesi

başbaşa kalmak üzerine çokça düşündüğüm zamanlar.
kendinle başbaşa kalabilmek çok seyrek düşen iri bir yağmur damlası kadar hissedilebiliyor. ferah, sevdiğim bir his.

bazen niyet edilen, bazen içine bırakıldığımız bir eylem.

yolun kenarındaki görüntü hızlıca akıp giderken düşündüğüm:

koyunlarla başbaşa kalmak, çocuk olarak.
koyunun otlamasını, çocuğun çoban olmasını gözlemek. çocuk olarak geldiği bu çayırdan çoban olarak evine dönmesi. bir kadere karar verilişine tanık olmak.

çocuk olmayı bırakıp çoban olduğu zaman hangi ana denk düşer?

dalında insan eline düşmeyi bekleyen meyve gibi.


15 Ocak 2016 Cuma

üfle

beklemenin en güzel parmağından tutan bir güzel adam. şimdiye dek payına düşen bir kısa satır. bir yuvarlak masaya düştüğü görünmez bir notu unutayazdığı bir süreliğine gülümsemiş. yeni yeni yeniden gülmeye başlamış.önümüzde geriye kalan bir onbir. insandan geriye özlemek, özlemekten geriye alışmak kalıyor. bütün bunları, biraraya gelince kendini bir yıla tamamlayan oniki ay yapıyor.