expr:class='"loading" + data:blog.mobileClass'>

4 Temmuz 2010 Pazar

terazi lastik fantastik

şimdi birlikte biryerlere gitsek. senin kursağın mesela. oraya doğru yüksek topuklar giyip yürüsek. senin ayakkabıların kırmızı, benimkiler gri olsa. sen de benim kadar şaşmazmıydın? senin olup da göremediğin ne çok şey! korkuyor musun? ama biraz da midene inelim. biriktirdiklerini görelim. orada kahkahayla gülelim. sesimiz duvarlara çarpsın. hadi biraz mideni ağrıtalım, evet, bağıralım. kafan şişsin, gözün yansın, elin titresin. olsun bişeyler. biz içerdeyken tanık olalım. haline acıyalım. çektiğin acı, ağrıyan yerin, senin değilmiş gibi yapalım. uzaklaşalım. gidelim vücudundan. heycanlanıyorum. bir dakika. galiba saçıma, başıma, ağzıma özgürlüklerini veriyorum. hiçbirinin ben olmadıklarını kabul ediyorum. tek gülüşüm var benim, tek tipim. ben tek miyim? bugün çok büyük karınca gördüm, çok küçük insan olunur aslında.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder